Miraç Kelime anlamı olarak; yükseğe çıkma manasına gelen “uruc” sözcüğünden türemiştir. Miraç, kelime manası itibariyle “merdiven”, “yükselecek yer”, “en yüksek makam” manalarına gelmektedir.
İslam inancına göre efendiler efendisi Hazreti Muhammed s.a.v, Miraç gecesinde Allah-u Teâla’nın yüce daveti üzerine Cebrail Aleyhisselam rehberliğinde, Mescid-i Haram’dan Mescid’i Aksa’ya, oradan da ilahi huzura “Burak” adlı binek ile yükseldi ve;
1. kat semada: Hz. Adem’le,
2. kat’ta Hz. İsa ve Hz. Yahya,
3. kat’ta Hz. Yusuf,
4. kat’ta Hz. İdris,
5. kat’ta Hz. Harun,
6. kat’ta Hz. Musa
7. kat’ta Hz. İbrahim ile görüştü.
Bu gecede; Süleyman Çelebinin “Şeş cihetten ol münezzeh zül-celâl, Bîkemukeyf âna gösterdi cemâl” şeklindeki ifadesiyle “mahiyetini, nasıllık ve niceliğini bilemediğimiz bir şekilde yüce Allah ile görüşen” sevgili Peygamberimiz; şirk koşmayanların affedilebileceği müjdesi, Bakara Sûresi’nin son iki ayeti ve beş vakit namaz hediyesiyle yüce âlemlerden dünyaya döndü.
Hadislere göre Hz Muhammed bu yükselmede gök katlarını Cebrail ile birlikte aşarken sırayla Âdem, Yusuf, Yahya ve İsa, İdris, Harun, Musa ve İbrahim peygamberleri görmüş, yedinci kat gökten sonra Sidret’ül münteha’ya çıkmıştır. Cebrail’in Sidretü’l-Münteha’dan ileriye geçememesi üzerine yolculuğunu tek olarak sürdürmüş, zaman, mekân ve cihetin olmadığı ifade edilen katta Allah ile aracısız görüşmüştür.
Ayrıca bu gece Allah, Hazreti Muhammed’e insanın yaşama hakkını, şeref ve haysiyetini korumayı, toplumun huzur ve güvenini sağlamayı amaçlayan on iki emir vahyetti.
Miraç bir arınma ve Allah’a yükseliştir. İnsanın erdem yolculuğu, beşerilikten insaniliğe yükseliş hikâyesidir. Sadece Mescid-i Haram, Mescid-i Aksa ve varlığın düzeylerinde, hakikat göğünün katmanlarında değil, insanlığın Allah’a ulaşan yolunun duraklarında da gerçekleşmiş kutlu bir yolculuktur.
Duaların kabul olduğu özel vakitler vardır. Miraç Kandili de o vakitlerden ve o kıymetli gecelerden biridir. Bu gecede edilecek dualar Allah’ın izniyle reddolunmaz.
MİRAÇ GECESİ NAMAZI
12 rekat nafile namazı kılmak çok sevaptır; her rekatta bir Fatiha ve Kur’an’dan bir sure okunur, iki rekatta bir selam verip oniki rekatın sonunda yüz kere:
deyip, yüz kere de istiğfarda bulunur, sonra da Efendimize yüz defa salât okursa; bu kişi dünyadan yahut ahiretten dilediği herhangi bir hususta kendisi hakkında duada bulunursa ve bir de sabah oruca niyet ederse biiznillâh Allah, kulunun dualarını kabul eder.
BÜYÜK İSTİĞFAR DUASI: SEYYİD-ÜL İSTİĞFAR
Rasûl-i Ekrem Efendimiz; “Her kim, bu Seyyidü’l-istiğfârın sevâbına ve fazîletine bütün kalbiyle inanarak gündüz okur da o gün akşam olmadan ölürse cennetlik olur. Yine her kim, sevâbına ve fazîletine gönülden inanarak gece okur da sabah olmadan ölürse cennetlik olur.” (Buhârî, Deavât, 2, 16; Ebû Dâvûd, Edeb, 100-101)
“Allah’ım! Sen benim Rabbimsin. Sen’den başka ibâdete lâyık ilâh yoktur. Beni Sen yarattın. Ben Sen’in kulunum. Ezelde Sana verdiğim sözümde ve vaadimde hâlâ gücüm yettiğince durmaktayım. İşlediğim kusurların şerrinden Sana sığınırım. Bana lutfettiğin nîmetleri yüce huzûrunda minnetle anar, günâhımı îtirâf ederim. Beni affet, şüphe yok ki günahları Sen’den başka affedecek yoktur.”
MİRAÇ KANDİLİ DUASI
Euzü billahi mineş-şeytanir-racîm Bismillahir-rahmanir-rahîm
Ey Bizleri varlığa erdiren Var olmadaki sonsuz zevki gönüllerimize duyuran Güzeller Güzeli Rabbimiz! Sana sonsuz hamd ü senalar olsun. Kainatın İftihar Tablosu Peygamber Efendimiz’e Sonsuz salât ü selam olsun.
Gufranla ufkumuzda tüllenen şu mübarek gecede bir kere daha dergâh-ı ilahînin önünde el açıp yalvarıyoruz:
*Kur”ân–ı Kerim okunmalı; okuyanlar dinlenmeli; uygun mekânlarda Kur”ân ziyafetleri verilmeli; Kelamullah”a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli.
*Peygamber Efendimiz (sav)”e salât ü selâmlar getirilmeli; O”nun şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmeli.
*Kaza, nafile namazlar kılınmalı; varsa o geceye ait nakledilen namazlar, onlar da ayrıca kılınabilir; kandil gecesi, özü itibariyle ibadet ve ibadette ihsan şuuruyla ihya edilmeli.
*Günahlara samimi olarak tevbe ve istiğfar edilmeli; idrak edilen geceyi son fırsat bilerek nedamet ve inabede bulunulmalı.
*Bol bol zikir, evrad ü ezkarda bulunulmalı.
*Mü”minlerle helalleşilmeli; onlarla irtibatımız cihetinden rızaları alınmalı.
*Küs ve dargın olanlar barıştırılmalı; gönüller alınmalı; kederli yüzler güldürülmeli.
*Kişi kendine ve diğer Mü”min kardeşlerine hattâ isim zikrederek dualar etmeli.
*O gece ile ilgili âyetler, hadîsler ve bunların yorumları ilgili kitaplardan ferden veya cemaaten okunmalı.
*Kandil gecesinin akşam, yatsı ve Sabah namazları cemaatle ve camilerde kılınmalı.
*Bu kandil gecelerinin gündüzlerinde mümkün olduğunca oruç tutulmalı.
MİRAÇ KANDİLİ DİLEĞİN KABUL OLMASI İÇİN
- Yatsıdan Sonra 3 selamla (4er 4er) 12 rekat namaz kılınırKurandan Kolaya gelen okunabilir. Namazdan sonra
- 100 kere Subhanallahu velhamdülillahi velailahe illallahu Allahuekber Vela havle vela Kuvvete İllabillahil aliyyulAziym zikri okunur.
- 100 kere tevbe niyetiyle Estağfrullah
- 100 kere de salavatı şerife okunur. (en kısa salavatı şerife Allahumme salli âlâ Seyyidina Muhammedin ve Âlâ âli seyyidina Muhammed ve anlamı) Her Kim bunu yaparda Secdeye Kapanarak Allahu tealadan hacetini isterse Haceti Kabul olur.
MİRAÇ GECESİ NAMAZI
O Recebin bitmesine üç gün kaladır.
Her kim o gecede oniki rekat kılar; her rekatta bir Fatiha ve Kur’an’dan bir Sûre okur, her iki rekatta(teşehhüt) okur ve sonlarında selam verirse,
sonra yüz kere:
“SübhanALLAHi velhamdüLİLLAHi ve Lâ İlahe İllALLAHü VALLAHÜ ekber” deyip, yüzkere de istiğfarda bulunur, sonrada Nebi(SAV)’e yüz defa Salât okursa;
Bu kişi dünyadan yahut Ahiretten dilediği herhangi bir hususta kendisi hakkında duada bulunursa,
birde sabah oruca niyet ederse, bir masiyet(günah) ile alakalı dua yapmış olmadıkça, gerçekten ALLAH’u Teâlâ onun bütün dualarını kabul eder.”
Hadis’i Şerif, Beyhâki, Suyûti, Ali el Müttaki, Kenzü’l-ummâl,no:35170,12/312-313
“Herkim, Recebin yirmiyedinci gecesi iki rekat kılıp her bir rekatta bir Fatiha ve yirmi kere İhlâs Sûrelerini okur, namazı bitirince,
RASULULLAH’a (SAV) on kere Salâvat getirdikten sonra;
“Ey ALLAH’ım! Ey keremlilerin en keremlisi olan ALLAH’ım! Şüphesiz ben SEN’den, aşıkların sırlarının müşahedesi bereketine ve yirmi yedinci gece kendisini Mirac’a çıkardığında, gönderilenlerin Efendisi’ne tahsis ettiğin halvet hürmetine, benim kederli kalbime acımanı ve duama icabet etmeni isterim”
derse,
muhakkak ALLAH’u Teâlâ, onun duasını kabul eder, şanını yüceltir, yalvarışına acır. Ve kalplerin öldüğü günde onun kalbini diri tutar.(Ruhunu öldürmez, imân nurunu söndürmez)”
Hadis’i Şerif, Safûri, Nüzhetü’l mecalis,1/141,2/90